Omurgamız, 23 tanesi hareketli olmak üzere 33 tane “omur” adı verilen kemiğin üst üste dizilimiyle meydana gelir ve hareket sistemimizin en önemli destek elemanını oluşturur. Bu kemikler birbirine sıkı sıkıya bağlı olup aralarında “disk” adı verilen kıkırdaklar bulunur. Omurlar arasındaki diskler hareketler sırasında esnekliğin artmasını sağlar ve böylece günlük yaşantımız sırasında hiç farkında olmadan pek çok zorlu işi yerine getirebiliriz. Ancak bazı hallerde omurgadaki bu sistemde aksaklıklar ortaya çıkabilir. Örneğin boyun ve bel bölgesindeki kasların uzun süre aynı pozisyonda kalması sonucunda kasların iç gerginliği artar ve omurganın o bölgedeki eğriliği giderek azalmaya başlar.
Uzun süre aynı pozisyonda oturmak veya çalışmak, sürekli ağır kaldırmak, öne eğilerek iş yapmak gibi zorlayıcı pozisyonlar nedeniyle kaslarda gelişen spazmlar, disklerin içindeki basıncın artmasına neden olur. Böylece bel ve boyun bölgesinde düzleşme meydana gelir. Omurganın düzleşmesi, uzun dönemde o bölgedeki disklerin yapısının bozulmasına yol açar ve bir süre sonra bel fıtığı ya da boyun fıtığı gibi daha ciddi ağrılı rahatsızlıklar ortaya çıkabilir.
Fıtık Ağrısının Genel Nedenleri?
Günümüzde bel ve boyun fıtıkları çok sık görülmeğe başlanmıştır. Başta hareketsizlik olmak üzere ev ve iş ortamlarındaki değişik faktörlerin etkisiyle, omurgayla ilgili rahatsızlıklar artmış ve önemli bir sağlık sorunu halini almıştır.
Bel ve Boyun Fıtıklarının Belirtileri Nelerdir?
Bu ağrı yalnızca bel veya boyun bölgesinde olabildiği gibi kollara veya bacaklara da yayılabilir. Kalçadan başlayıp topuğa kadar devam eden ağrıya “siyatik ağrısı” adı verilir. Boyun fıtıklarında ise tek veya iki kola yayılan ağrılar olabilir. Bu ağrıların en önemli özelliği hareketle artması, yatarken veya uyurken azalmasıdır. Ağrıyla birlikte yanma, uyuşma, karıncalanma, elde / ayakta kuvvet kaybı gibi yakınmalar da olabilir. Ancak bu tip ağrılar başka nedenlerle de ortaya çıkabilir. İstirahatle geçmeyen, gece veya sabaha karşı hastayı uyandıran ağrılı durumlarda diğer nedenlerin araştırılması gerekir. Bazı romatizma hastalıkları, omurga iltihaplanmaları ve bazı tümörler şiddetli bel ve boyun ağrılarına neden olabilir. Bu gibi durumlarda en kısa zamanda uzman bir hekime başvurup gerekli muayene ve incelemeler yaptırılmalıdır.
Fıtık Teşhis ve Tedavisi Yöntemleri Nelerdir?
Bel fıtığının teşhisinde klinik muayene çok önemlidir. Muayenenin ardından bir takım tetkikler istenebilir. Günümüzde en yaygın kullanılan görüntüleme yöntemi kısaca MR olarak bilinen “Manyetik Rezonans Görüntüleme” yöntemidir. Bu yöntemle fıtığın yeri, seviyesi ve derecesi hakkında çok ayrıntılı bilgi edinmek mümkündür.
Bel ve boyun fıtıklarının akut ağrılı dönemlerinde 1-2 gün kadar yatak istirahati verilebilir Ancak daha uzun süre istirahat önerilmez ve hasta yavaş yavaş günlük hareketlerine başlatılır. Tedavide ağrı kesici ilaçların yanı sıra fizik tedavi yöntemleri de sıklıkla kullanılır.
En çok kullanılan fizik tedavi yöntemlerini şu şekilde sıralamak mümkündür:
1. Sıcak Uygulamalar,
2. Ultrason,
3. TENS gibi düşük şiddetli elektrik akımları,
4. Vakum Tedavisi,
5. Masaj,
6. Traksiyon (çekme) tedavisi,
7. Manuel Terapi (elle yapılan tedavi),
8. Egzersizler,
Bel ve boyun fıtıklarının tedavisinde ameliyat seçeneği daima tartışılan bir konudur. Fıtık olgularının %90’ından fazlasında ameliyatsız tedavilerle sonuç almak mümkündür. Ameliyat kararı ancak bazı seçili durumlarda söz konusu olabilir. Bu durumların başında kuvvet kaybı gelir. Hastanın kolunda veya bacağında giderek artan bir kuvvet kaybı veya idrar kaçırma olması durumunda zaman geçirmeden ameliyat kararı verilmelidir. Bir diğer önemli kriter tedaviye hiç cevap vermeyen şiddetli ağrılı durumlardır. 4-5 haftadan uzun süren ve giderek artan şiddetli ağrı olması durumunda ameliyat kararı verilebilir.
Fıtıktan Korunmak İçin Alınması Gereken Önlemler Nelerdir?
- Tüm hastalıklarda olduğu gibi bel- boyun ağrılarından korunma tedbirlerine uyulması çok önemli olup aşağıdaki hususlara dikkat edilmesi gerekir:
- Duruş, oturuş ve çalışma pozisyonlarına dikkat edilmelidir.
- Tek seferde beş kilodan daha fazla ağırlık kaldırmamalıdır.
- Yerden bir şey alırken kesinlikle öne eğilmeden duruş belirlenmelidir.
- Araba kullanırken direksiyona doğru eğilmeden, bel kavisini desteklenmelidir. Uzun yolda sık ara verip kısa yürüyüşler yapılmalıdır.
- Sert yatakta sırtüstü veya yan yatılmalıdır, yüzüstü yatılmamalıdır.
- 48 saatten fazla süren ve basit ağrı kesicilerle geçmeyen bel ve boyun ağrı varsa mutlaka uzman bir hekime başvurulmalıdır.
- Hızlı yürüme, hafif koşu veya yüzme gibi kondisyon egzersizleri yapılmalı; ani ve zorlayıcı hareketlerden kaçınılmalıdır.
- Fazla kilolardan kurtulmalı sağlıklı ve dengeli beslenme düzeni uygulanmalıdır.
Fıtık (Bel ve Boyun Fıtıkları) Hakkında Sık Sorulan Sorular
Bel fıtıklarının cerrahi tedavisinde ameliyat sonrası erken dönemde hasta mobilizasyonu sağlanmakta ve post-operatif birinci günden itibaren fıtığa bağlı ağrılarda belirgin azalma beklenir.
Ameliyat edilen seviye ve fıtığın sinire olan bası büyüklüğü burada en büyük faktördür. Ameliyat sonrası genellikle akut olarak ağrı azalması beklenir.