Damar iltihaplanması olarak da anılan vaskülit, kimi zaman hafif kimi zaman ise ağır seyreden bir damar hastalığıdır. Vaskülitin yirmiye yakın çeşidi vardır, fakat birçoğuna nadiren rastlanır. Vaskülitlerin erken teşhisi, gelişebilecek ciddi bir hastalığın önlenmesi açısından çok önemlidir. Makalenin geri kalanında vaskülitlerin çeşitleri, nedenleri, belirtileri, teşhisi ve tedavisi hakkında detaylı bilgiler bulabilirsiniz.
Vaskülit Nedir?
Tıp literatüründe angiitis ya da arteritis olarak da bilinen vaskülit, kan damarı duvarlarının iltihaplanması nedeniyle oluşan bir hastalıktır. Kişinin bağışıklık sisteminin, vücuttaki kan damarlarına sebepsiz saldırması sonucuyla ortaya çıkar. Bir enfeksiyondan, kullanılan bir ilaçtan ya da başka bir hastalıktan dolayı vaskülit meydana gelebilir. Vaskülit, kan damar duvarlarının hasara uğramasına, incelmesine ve zayıflamasına yol açar. Bu tip değişiklikler kan dolaşımını etkilediği için iç organların ve dokuların hasar görmesine neden olur.
Vaskülit Neden Olur?
Vaskülitler, bağışıklık sisteminin yanlışlıkla kan damarlarına saldırması sonucu geliştiği için otoimmün hastalıklar olarak da değerlendirilir. Bazı vaskülit çeşitleri bakteri, virüs ya da mantar enfeksiyonları sonucu oluşabilirken, diğer vaskülit türleri belirli ilaçlara ya da toksinlere alerjik reaksiyon olarak meydana gelebilir. Uzmanlar, genetik ve çevresel faktörlerin de vaskülitlerin oluşumunda rol oynadığını belirtmiştir. Ancak yapılan bilimsel araştırmalar, vaskülitin tam olarak neden kaynaklandığı konusunda henüz kapsamlı bir sonuca ulaşamamıştır.
Vaskülit Çeşitleri Nelerdir?
Vaskülitin yirmiye yakın çeşidi vardır; genellikle her türün etkilediği organ değişiklik gösterdiği için, belirtileri ve tedavi yöntemleri de farklıdır. En sık karşılaşılan vaskülit çeşitleri aşağıda sıralanmıştır:
- Behçet Hastalığı
- Buerger Hastalığı
- Churg-Strauss Sendromu
- Kriyoglobulinemi
- Dev Hücreli Arterit
- Henoch-Schonlein Purpurası
- Kawasaki Hastalığı
- Takayasu Arteriti
- Wegener Hastalığı
Vaskülitin Belirtileri Nedir?
Vaskülit çeşitleri birden fazla olduğu için vücudun hastalığa karşı gösterdiği belirtiler vaskülitin türüne göre değişkenlik gösterir. Bu belirtiler genellikle zayıf kan dolaşımıyla ilişkilendirilir. Hasta kişide, sıklıkla şu belirtiler meydana gelir:
- Ateş
- Baş, eklem ve karın ağrısı
- Halsizlik
- İştah ve kilo kaybı
- Gece terlemeleri
- Cilt lezyonları
- Göz ağrısı ve bulanık görme
- Sinir sistemiyle ilgili sorunlar
Yukarıdaki belirtiler haricinde, her vaskülit için farklı belirtiler meydana gelebilir. Bu belirtiler hastalığın erken ya da sonraki aşamalarında görülebilir:
- Behçet Hastalığı: Bu vaskülit türü, arterlerin ve damarların iltihaplanmasına neden olur. Belirtiler arasında ağızdaki ve genital bölgedeki ülserler, göz iltihabı ve akne benzeri cilt lezyonları bulunur.
- Buerger Hastalığı: Bu vaskülit çeşidi, ellerdeki ve ayaklardaki kan damarlarında iltihaplanmaya ve pıhtılaşmaya neden olur. Bunun yanı sıra ağrı ve ülserlerin oluşmasına yol açar. Nadiren de olsa beyin ve kalpteki kan damarlarını etkileyebilir.
- Churg-Strauss Sendromu: Bu sendrom çok nadir görülür. Akciğerleri, cildi, böbrekleri, kalbi ve uzuvlardaki sinirleri etkiler. Hastalığın semptomları büyük ölçüde değişir. Astım, ciltte değişiklikler, ağrılar ve burun alerjileri başlıca görülen belirtilerdir.
- Kriyoglobulinemi: Bu vaskülit türü kandaki anormal proteinlerden dolayı oluşur. Belirtiler arasında döküntü, eklem ağrısı, halsizlik, uyuşma ya da karıncalanma bulunur.
- Dev Hücreli Arterit: Bu durum, özellikle şakaklardaki arterlerin iltihaplanması sonucu oluşur. Dev hücreli arterit baş ağrılarına, kafa derisinde hassasiyete, çene ağrısına, bulanık veya çift görmeye; ileri vakalarda körlüğe neden olabilir.
- Henoch-Schonlein Purpurası: Bu hastalık, çocuklarda yetişkinlere göre daha yaygındır. Ciltteki, eklemlerdeki, bağırsaklardaki ve böbreklerdeki kılcal damarların iltihaplanmasına neden olur. Belirtiler arasında karın ağrısı, idrarda kan, eklem ağrısı ve kalçada ya da alt bacaklarda kızarıklık yer alabilir.
- Kawasaki Hastalığı: Bu vaskülit türüne çoğunlukla beş yaşından küçük çocuklarda rastlanır. Belirtiler ateş, ciltte kızarıklık ve gözlerde kanlanma olarak listelenebilir.
- Takayasu Arteriti: Bu vaskülit çeşidi, aort dahil olmak üzere vücuttaki daha büyük arterleri etkiler. Belirtiler arasında eklem ağrısı, yüksek tansiyon, gece terlemeleri, ateş, genel halsizlik, iştah kaybı, baş ağrıları ve görme sorunları yer alır.
- Wegener Hastalığı: Bu hastalık burundaki, sinüslerdeki, boğazdaki, akciğerdeki ve böbreklerdeki kan damarlarının iltihaplanmasına neden olur. Belirtiler arasında burun tıkanıklığı, sinüs enfeksiyonları, burun kanamaları ve kanlı öksürük bulunur.
Vaskülit Nasıl Teşhis Edilir?
Teşhis sürecine, kişinin şikayetlerine yönelik fiziksel muayene ile başlanır. Daha sonra hastadan bazı testler istenebilir:
- Kan testi: Bu testler, özellikle C-reaktif proteininin düzeyine bakılarak iltihap belirtilerinin tespit edilmesi için yapılır.
- İdrar testi: İdrardaki kırmızı kan hücrelerini ya da yüksek orandaki proteinleri tespit etmek için yapılır.
- Görüntüleme testleri: Görüntüleme yoluyla hangi kan damarlarının zarar gördüğü teşhis edilir. Ayrıca, vücudun tedaviye olumlu yanıt verip vermediği de bu yöntemle anlaşılır. Vaskülit için görüntüleme testleri röntgen, ultrason, bilgisayarlı tomografi, MRI ve PET olarak listelenebilir.
- Kan damarlarının röntgeni (anjiyografi): Bu işlemde büyük artere ince bir pipeti andıran kateter sokulur ve röntgen çekilir. Kan damarlarında hasar, iltihap veya tıkanma olup olmadığı araştırılır.
- Biyopsi: Bu işlem cerrahi bir müdahaleyi gerektirir. Doktor, vaskülit görülen bölgeden doku örnekleri alır.
Vaskülit Tedavisi
Vaskülit tedavisi, iltihabın ilaçlar yardımıyla kontrol altında tutulmasına ve vaskülite neden olan hastalığın tedavi edilmesine yöneliktir. Vaskülit için iki tedavi aşaması vardır. Öncellikle iltihabın durdurulması amaçlanır. Daha sonra da nükseden iltihapların önlenmesi sağlanır.
Bu iki aşamada da ilaç kullanımı gerekmektedir. Hangi ilaçların kaç gün alınacağı vaskülitin türüne, şiddetine ve iltihaplanmış bölgeye göre değişiklik gösterir. Bunun yanı sıra vaskülitin türüne ve verdiği hasara bağlı olarak cerrahi işlem ya da organ nakli gerekebilir.
Vaskülitler, etkili tedavi söz konusu olsa dahi nüksedebilirler. Sık doktor ziyaretleri ve düzenli takipler hastalığın nüksetmemesi için çok önemlidir.
Vaskülit Kimlerde Görülür?
Vaskülit her cinsiyette ve her yaşta görülebilir. Vaskülitin bazı türleri yalnızca çocuklarda, bazı türleri ise sadece 50 yaş üstü hastalarda meydana gelir. Ancak bazı faktörler, vaskülitin oluşması için uygun ortamı sağlayabilir:
- Sigara kullanımı
- Kronik Hepatit B ya da Hepatit C enfeksiyonu
- Romatoid artrit, lupus ya da skleroderma gibi otoimmün hastalıklarına sahip olmak
Vaskülit ile İlgili Komplikasyonlar
Vaskülitler ciddi komplikasyonlara neden olabilir. Özellikle vaskülitlerin tanı ve tedavisi gecikirse bu durum hayati tehlikelere yol açabilir. Vaskülitler, türlerine bağlı olarak birçok komplikasyona sebep olabilirler:
- Organ hasarları: Bazı vaskülit türleri şiddetli olabilir ve hayati organlara zarar verebilir.
- Kan pıhtıları ve anevrizmalar: Kan damarında, kan akışını engelleyen bir kan pıhtısı oluşabilir. Nadiren vaskülit, bir kan damarının zayıflamasına ve şişmesine neden olarak anevrizma oluşumuna yol açar.
- Enfeksiyonlar: Bunlar, zatürre ve kan zehirlenmesi (sepsis) gibi ciddi ve yaşamı tehdit eden durumları içerir.
- Görme kaybı ya da körlük: Dev hücreli arteritin tedavi edilmemesi sonucu görme kaybı meydana gelebilir.
Ne Zaman Doktora Gidilmeli?
Semptomlar ve komplikasyonlar vaskülit çeşitlerine bağlı olarak değişiklik gösterdiği için vücutta olağandışı bir belirti fark edildiğinde, vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.