Safra Hastalıkları Nedir? Belirtileri ve Tedavi Yolları Nelerdir?

Safra Hastalıkları Nedir? Belirtileri ve Tedavi Yolları Nelerdir?



Safra kesesi, karaciğerin alt kısmında bulunan küçük keseciklere verilen isimdir. Bu keseciklerin görevi, karaciğerde üretilmiş olan safraları biriktirerek yemek sonrasında safraları ince bağırsaklara yönlendirmektir. Son derece hassas bir organ olan safra kesesinde çeşitli nedenlere bağlı olarak birtakım hastalıklar ortaya çıkabilir. Safra kesesi hastalıkları, kişinin yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen ve tedavi edilmediği takdirde, hayati sonuçlar doğurabilen durumlardır. Safra kesesi, vücudun önemli bir organı olmakla birlikte, ameliyatla alınmasının gerekli görüldüğü durumlarda hastanın normal yaşamını sürdürmesi mümkündür.

Safra Kesesi Taşı

Safra kesesinde en sık görülen hastalıklardan birisi taş oluşumudur. Safra kesesi taşı, belirti göstermeyen veya geç belirti gösteren bir rahatsızlıktır. Günümüzde en az 5 kişiden birinde taş ya da çamurlaşma görülebileceği söylenebilir. Ancak, bu hastaların çoğu, bu durumdan haberdar değildir. Safra kesesi taşının belirtileri arasında hazımsızlık, şişkinlik ya da ağrı gibi belirtiler yer alır. Daha çok karın bölgesinin sağ üst tarafında ya da hemen üzerinde oluşan bu ağrılar, bir süre sonra çok şiddetli hale gelebilir.

Safra Kesesi Hastalıkları Kimlerde Görülür?

Tedavi sürecine başlanılmadığı durumlarda, ağrılar, sırt ve karın bölgesinin çeşitli yerlerine yayılabilir. Aynı zamanda bu ağrılar, dört ya da beş saatten daha uzun sürüyorsa, bu durum, safra kesesinde deformasyon olduğunun bir göstergesi olabilir. Hastalar aşırı miktarda yağlı yiyecek tükettiklerinde, şişkinlik görülür ve yağın sindirilmesi zorlaşır. Safra kesesi taşı tanısı için ultrasonografi yöntemine başvurulur. Safra kesecikleri, içlerinde biriktirdiği maddeleri dışarı atamadığında görülebilen safra kesesi taşı oluşumu, aşağıdaki gruplarda daha sık görülür:

  • Diyabet hastalarında
  • 60 yaş üstü kişilerde
  • Östrojen içeriği bulunan ilaçları kullananlarda
  • Aile geçmişinde bu veya buna benzer bir prolem olanlarda
  • Karaciğer hastalığı olanlarda
  • Obez veya aşırı kilo problemi olan kişilerde

Hastalığın tedavi edilmemesi halinde safra kesesi kanserine dönüşme riskinin de olduğu unutulmamalıdır.

Safra kesesi taşı tedavisi, gelişen tıpla birlikte oldukça kısa sürede tamamlanabilir. Tedavi sırasında genellikle robotik yöntemlerin tercih edildiği görülür. Ameliyatta başarı oranı çok yüksektir.

Safra Kesesi Kanseri

Safra kesesi kanseri, diğer birçok kanser türünde olduğu gibi tedavi edilmediği durumlarda hayati risk teşkil edebilecek hastalıklar arasında yer alır. Uzun bir süre boyunca belirti vermemesi, bu hastalığın geç teşhis edilmesine ve bu nedenle ciddi boyutlara ulaşmasına neden olabilir. Hastalığın en yaygın belirtileri arasında sarılık, karın ağrısı, sindirim problemleri, bulantı ve kusma, yiyeceklere karşı isteksizlik, zayıflama ve idrarda koyu renk, dışkıda ise beyaz renk görülmesi yer alır.

Safra kesesi kanserinin erken teşhisi tedavisi açısından kritik öneme sahiptir. Hastalığın teşhisinde tomografi, ultrasonografi, MR gibi çeşitli yöntemler kullanılır. Ancak, kesin tanı biyopsi yöntemiyle konur. Safra kesesi tedavisinde ise kanserli kısımların ameliyat yoluyla alındığı görülür. Tedavide geç kalındığında, ameliyatta başarı şansının büyük oranda azalacağı unutulmamalıdır. Kanserin çok ileri seviyede olduğu hastalarda ağrıları dindirmek için çeşitli endoskopik işlemlere başvurulabilir. Sıcak kemoterapi ve çeşitli akıllı ilaç tedavileri de tümörlerin büyümesi engelleyebilecek tedavi yöntemleri arasında yer alır.

Koledokolityaz (Safra Kanalı Taşları)

Safra kesesinde görülen hastalıklardan bir diğeri de safra kanalı taşı olarak adlandırılan hastalıktır. Bu hastalığın 60 yaş üstü bireylerde görülme riski daha fazladır. Çoğu zaman belirti vermeyen bu hastalık, ilerleme gösterdiğinde karın ağrısı ve bulantı, tıkanma sarılığı, safra yolunda oluşan iltihaplarla kendini belli edebilir. Koledok kanalında tıkanmaya neden olan bu taşlar, tedavi edilmediğinde hastalık karaciğer sirozuna dönüşebilir.

Safra Yolu Yaralanmaları ve Darlıkları

Safra kesesinde rastlanabilecek problemlerden birisi de safra yolu yaralanmaları ve bu keselerde meydana gelen darlıklardır. Bu yaralanmalar daha çok kolesistektomi işlemi sırasında yapılan müdahaleler sonucu görülür. Yaralanma sırasında safra, karın bölgesine akarak hastada şiddetli ağrılara neden olabilir. Böyle durumlarda acil müdahale kritik önem taşır. Bununla birlikte, safra yolunda daralma da görülebilir. Daralmalar ise safranın bağırsağa rahat şekilde akmasını engelleyen bir durumdur. Bu da kaşıntı ve sürekli olarak tekrarlayan safra yolu iltihabı ataklarına sebebiyet verir.

Yaralanma ve darlık problemlerinin tanısında da farklı yöntemler kullanılır. En çok tercih edilen yöntemlerin başında Ultrasonografi ve Bilgisayarlı Tomografi (BT) gelir. Ayrıca, ERCP, Perkütan Kolanjiyografi ve MRCP yöntemlerine de başvurulabilir. Gerekli tedavinin uygulanamadığı durumlarda, hastada yeni safra darlıkları, sarılık, safra yollarında iltihap oluşması, karaciğer yetersizliği ve siroz gibi komplikasyonlar gelişebilir. Safra yolunda görülen daralma cerrahi müdahaleyle tedavi edilebilen bir rahatsızlıktır. Ancak, burada yapılacak ilk ameliyat büyük bir önem taşır. Hastalığın nüksetmesi durumunda yapılacak ameliyatın başarı oranı ilk ameliyata göre daha düşüktür.

Akut Kolesistit (Safra Kesesi İltihabı)

Safra kesesinde meydana gelen iltihaplanmalar “akut kolesistit” olarak adlandırılır. Bu rahatsızlığın başlıca nedeni olarak safra kesesinde oluşan taşlar gösterilebilir. Ancak, hastada safra kesesi taşı bulunmasa da bu rahatsızlığın ortaya çıkabileceği de unutulmamalıdır. Hastalık daha çok aniden başlayan karın ağrılarıyla kendini belli eder. Ayrıca, üşüme ve titreme, karında şişlik, yüksek ateş, açık renkte dışkılama, mide bulantısı, ciltte sararmalar da safra kesesi iltihabının en önemli belirtileri arasında yer alır. Belirtiler hastadan hastaya değişiklik gösterebilir. Hastalığın tanısının konulabilmesi için fiziki muayene yapılması gerekir. Aynı zamanda, laboratuvar, ultrasonografi gibi çeşitli yöntemlerden de yararlanılır. Bazı durumlarda Manyetik Rezonans (MR) görüntüleme yöntemine de başvurulabilir. Bazı vakalarda ise endoskopik ultrasonografi yönteminin de hastalığın tanısı için kullanıldığı görülür. Fiziksel muayene sırasında hastalık kendini belli etmeyeceği gibi karın çevresinde hassasiyet şeklinde de kendini gösterebilir. Gözlerde oluşan hafif sarılık ya da beyazlıklar da yine hastalığın tanısı konurken dikkat edilen hususlardır.

Safra kanalı taşlarının tedavisi ise ERCP adı verilen yöntemle yapılır. Ağızdan yapılan bu tedavi 10-15 dakika sürer ve neredeyse yüzde yüz başarı oranına sahiptir. Hastaların birçoğu bu tedavi sonrasında aynı gün içerisinde taburcu edilebilirler. Nadiren de olsa tedavi için PTK ya da diğer cerrahi yöntemlere de başvurulabilir.

Akut Kolesistit Neden Olur?

Akut kolesistite neden olan durumların başında, dengesiz ve kötü beslenme gelir. Safra kesesinde oluşan tümörler de bu hastalığın ortaya çıkmasına neden olabilir. Yaşla birlikte bu hastalığa yakalanma riskinin de artacağı söylenebilir. Genetik ve çevresel faktörler de önemli nedenler arasında yer alır.

Hastalık kendini belli etmeye başladığında, hastaların büyük çoğunluğu ilk olarak acil servise başvururlar. Çünkü ilk etapta çok şiddetli bir karın ağrısının görüldüğü söylenebilir. Ancak, fiziki muayeneyle hastalığın tanısını koymak oldukça zordur. Bunun nedeni ise belirtilerin birçoğunun başka hastalıklarla da benzerlik göstermesidir. Hastaya uygulanan testler sayesinde kesin tanı konulup uygun tedavi yöntemine karar verilebilir. Öncelikle hastanın hastalık geçmişi ve aile geçmişi hakkında bilgi elde edilir. Daha sonrasında ise ağrıların geçmişi ve ağrıların ne kadar sıklıkla geldiğine dair sorular sorulur. Fiziki muayene sonrasında, karın bölgesi Ultrasonografi yöntemiyle görüntülenir. Önemli tanı yöntemlerinden birisi de “Hepatobiliyer Sintigrafi” adı verilen yöntemdir.

Tedavi sonrasında hastanın yatışı yapılarak bir süre gözlem altında tutulması gerekir. Tedavi süresince hastanın damar yoluyla beslenmesi sağlanır. Bu da safra kesesinin bir nebze de olsa rahatlamasını sağlar. Ağrı kesiciler ve antibiyotik tedavileri uygulanabilir. Safra kesesi iltihabının ilerleyen süreçte tekrar nüksetme riski olduğundan genelde ameliyatla safra kesesinin alınması önerilir. Açık veya kapalı ameliyat yöntemleriyle hastanın safra kesesi alınabilir.

Biliyer Diskinezi

Safra kesesinin fonksiyonlarında bozulmalar görüldüğünde tetiklenen rahatsızlıklardan birisi de “Biliyer Diskinezi” olarak adlandırılan hastalıktır. Anormal hareket anlamına gelen “diskinezi” kelimesi, safra kesesinin normal işlevlerini yerine getiremediği durumlar için kullanılır. Bu rahatsızlıkta, safra kesesinin safrayı düzgün bir şekilde boşaltamadığı da görülür. Safra kesesinin safrayı boşaltamaması olarak da açıklanabilecek bir hastalıktır. Safra kesesi iltihapları bu hastalığı tetikleyebilir.

En dikkat çeken belirtileri arasında yemek sonrasında karın bölgesinin en üst kısmında ağrı hissedilmesi, mide bulantısı ve hazımsızlık gibi durumlar sayılabilir. Ayrıca, çok yağlı yemekler tüketildiği durumlarda da hastaların ağrılarında artışlar gözlemlenebilir. Hastalık HIDA taraması yapılarak ya da Hepatobiliyer Tarama yöntemi kullanılarak anlaşılabilir. Bu taramalar daha çok safra kanallarını ve safra kesesinin işlevlerini inceleyen yöntemlerdir. Yapılan taramalar neticesinde, safra kesesinin safranın %35 veya daha azını boşalttığının tespit edilmesi durumunda biliyer diskinezi tanısı konulabilir.

Primer Sklerozan Kolajit

Safra kanalları sisteminde görülen yaralanmalara bağlı olarak bazı sertleşmeler meydana gelebilir. Bu durum “Sklerozan Kolanjit” olarak adlandırılır. Neden kaynaklandığı tam olarak bilinemeyen bu hastalıkta, hastaların çoğunluğunda herhangi bir belirti görülmez. Ancak, bazı vakalarda, hastalık, yüksek ateş, sarılık, kaşıntı ve karnın üst bölgesinde ağrı şeklinde kendini gösterebilir. Karaciğer kanseri riskini arttıran bir hastalık olduğu için, tedavisi muhakkak yapılması ve ihmal edilmemesi gereken hastalıklardandır. İleri safhalara ulaşmadığı durumlarda safra inceltici ilaçlara başvurulabilir.

Safra Kesesi Hastalıkları Nasıl Anlaşılır?

Safra kesesi hastalıklarının teşhisindeki ilk adım, hastanın rahatsızlığının asıl nedenini belirlemektir. Bir safra kesesi atağını taklit edebilecek diğer bozuklukları ekarte etmek gerekir. Bu hastalıklar arasında aşağıdakiler bulunur:

  • Akut apandisit
  • Divertikülozis/divertikülit
  • Gastroözofageal reflü hastalığı
  • Kalp krizi
  • Hiatal herni
  • İltihaplı bağırsak hastalığı (Crohn hastalığı)
  • Huzursuz bağırsak sendromu
  • Böbrek taşı
  • Pankreatit
  • Zatürre
  • Gebelik komplikasyonları
  • Mide ülseri
  • Ülseratif kolit
  • İdrar yolu enfeksiyonları
  • Viral hepatit

Hastaların öncelikle tam tıbbi öyküsü dinlenir ve fiziki muayene yapılır. Daha sonra karın ağrısının yalnızca safra taşlarından mı yoksa başka bir durumdan mı kaynaklandığını belirlemek için teşhis testleri kullanılır. Karın röntgeni, ultrason, kan testleri ve BT taraması bu testler arasında bulunur. Endoskopik ultrason, safra kesesini ve safra kanalını görüntülemek için kullanılan bir endoskop üzerine yerleştirilmiş özel bir ultrason probu içerir.

Endoskopik retrograd kolanjiopankreatografi (ERCP), boğazdan mideye ve oradan da ince bağırsağa bir tüp yerleştirilmesi işlemidir. Boya enjekte edilir ve röntgende safra kesesinin kanalları görülebilir.

HIDA taraması ise safra kesesinin boşalma fonksiyonunu ölçmek için hidroksi iminodiasetik asit (HIDA) adı verilen radyoaktif bir madde enjekte edilmesi işlemidir. Madde, safra kesesi tarafından alınır. Bu test aynı zamanda kolesintigrafi olarak da adlandırılır.

Safra Kesesi Muayenesi Nasıl Yapılır?

Safra kesesi hastalıkları için yapılan fiziki muayenede doktor öncelikle elini karnın sağ üst bölgesine yerleştirir. Bu noktada hastadan derin nefes alması istenir. Hasta, nefes alırken ağrı ya da acı hissediyorsa, iltihaplı bir safra kesesinden şüphelenilir. Daha sonra enfeksiyon belirtilerinin anlaşılması için kan testleri yapılır. Safra taşları safra kanalına taşındıysa, karaciğer düzgün çalışamayabilir. Bu nedenle karaciğerin normal çalışıp çalışmadığı da kontrol edilir.

Safra Yolları Tıkanırsa Ne Olur?

Ortak safra kanalı tıkandığında safra sisteminde sorunlar ortaya çıkabilir. Çoğu zaman safra taşları, safra kanalının tıkanmasına neden olur. Bilirubin (safrada bulunan sarımsı pigment) kan dolaşımına girerek sarılığa (cildin ve gözlerin sarımsı renk değişikliği) yol açar. Tıkanma ayrıca yaşamı tehdit eden bir enfeksiyona neden olabilecek bakteri birikmesine neden olabilir. Bazen safra kesesi ile ortak safra kanalı arasına bir safra taşı sıkışarak kolesistit (veya safra kesesi iltihabı) adı verilen bir duruma yol açar. Tedavi edilmezse sonuçlar ciddi olabilir. Safra kesesi rüptürü gibi hayatı tehdit eden komplikasyonlara yol açabilir.

Daha az görülen tıkanıklık sonuçları arasında safra kanalı kanseri (kolanjiokarsinomlar) ve darlıklar (enfeksiyon, ameliyat veya iltihaplanma sonrasında kanalları daraltan yara izleri) yer alır.

Safra Kesesi İltihabı İlerlerse Ne Olur?

Akut kolesistit, safra kesesinin sistik kanalının tıkanması ya da safra kesesinin boşaltım bozukluğu nedeniyle oluşan iltihaplanmadır. Genellikle safra taşlarından kaynaklanır. Hastalığın ilerleyen dönemlerinde ciddi komplikasyon riskini azaltmak amacıyla safra kesesinin alınması için kolesistektomi ameliyatı yapılması gerekir.

Safra Kesesi Hastalıkları için Alınması Gereken Önlemler

Safra kesesi hastalıklarını önlemek ve daha sağlıklı bir yaşam sürebilmek için dikkat edilmesi gereken birtakım faktörler vardır. Bu faktörler şu şekilde sıralanabilir:

  • Safra kesesinde taş oluşumunun erken tespit edilmesi ve bu durumun ihmal edilmemesi oldukça önemlidir.
  • Aşırı yağlı yemeklerden uzak durulmalıdır.
  • Hamur işlerinden uzak durulması ya da çok az tüketilmesi önerilir.
  • Yemeklerde rafine edilmemiş yağların kullanımına özen gösterilmelidir.
  • Meyve ve sebze tüketimine ağırlık verilmelidir.
  • Organik beslenmeye özen gösterilmelidir.
  • Kızartılmış gıdalar tüketilmemelidir.
  • Şeker ve karbonhidrat tüketiminin azaltılması gerekir.

Safra Kesesi Hastalıklarına Hangi Bölüm Bakar?

Safra kesesi hastalıklarından şüphelenenlerin gastroenteroloji bölümünden randevu alması gerekir.

Safra Hastalıkları Nedir? Belirtileri ve Tedavi Yolları Nelerdir? Hakkında Sık Sorulan Sorular

Günümüzde en az 5 kişiden birinde taş ya da çamurlaşma görülebileceği söylenebilir.

Safra kesesi kanserinin erken teşhisi tedavisi açısından kritik öneme sahiptir. Hastalığın teşhisinde tomografi, ultrasonografi, MR gibi çeşitli yöntemler kullanılır. Ancak, kesin tanı biyopsi yöntemiyle konur.

Safra kesesi iltihabı, daha çok aniden başlayan karın ağrılarıyla kendini belli eder. Ayrıca, üşüme ve titreme, karında şişlik, yüksek ateş, açık renkte dışkılama, mide bulantısı, ciltte sararmalar da safra kesesi iltihabının en önemli belirtileri arasında yer alır.

Op. Dr.
Sinan Binboğa
Genel Cerrahi
MEDICANA ATAKÖY
Profili Gör
Oluşturma: 10.09.2020 04:06
Son Güncelleme: 23.03.2024 11:18
Oluşturan: Sinan Binboğa
+A A-

İlgili Bölüm Hekimleri